1. ‘abi geçen bi balık yakaladık nah kolum gibi’
2. ‘muhsin abi geıçen bi woofer almışım öküz gibi ses çıkarıyo. Mukemmel abi’
3. ‘kaç karış?’
4. yol tarifinde bir ölçü birimi olarak yüz metre. 1 yuz metre = 300 metre
5. kedi kadar fare
6. başarılı bir Türk aşçı, Fransa’da bir luks otele transfer edilir.
diger aşçılara bazı tarifler öğretmesi gerekmektedir. geçerler ocağın
başına, bizimki başlar: - bir tutam maydonoz, bir tutam karabiber,yetecek kadar su…
fransiz dayanamaz sorar: - bunlarin bir ölçüsü yok mu?
-bizimki terslenir: - ben ne diyorum? bir tutam olacak demedim mi?
7. ‘göt kadar’ gibi söylendiğinde sadece Türkler’in anlaması muhtemel, hatta bazen
Türk olanların dahi anlamakta zorluk çektiği ve sizin karşınızdaki kişinin nasıl bir
ortamda yetiştiği, sosyo kültürel yaşantısı gibi konularda derin tespitler yapmanıza
sebebiyet veren ölçü birimleridir.
-kac metrekare lan senin ev.?
-göt kadar ya. ….
8. ayrıca yön tariflerinde de çığır açmış olmaları kaçınılmazdır.
-ne tarafta abi bu dükkan.-şeyimin istikametinde., gibi.
9. bir demet maydanoz.
10. iki tutam karabiber.
11. bir diş sarımsak.
12. bir avuç fındık.
13. bir tepeleme çay kaşığı tuz.
14. bir silme çay kaşığı tuz.
15. bir cimcik un,
16. bir adım yol.
17. bir dünya iş.
18. bir araba laf. vs.
19. aşure kazanı
20. kafam kadar
21. burdan sana kadar, bilemedin kapıya kadar .
22. bir de bunların trakya insanına özgü olanları vardır ki, genelde revaçta olmama
nedenleri nezaketsizliktir:
iki güzel örneği:
küçük ev = bülbüll büzüğü kadar
yenilen az yemek = kedi çükü kadar bişey yedim .
23. üç kalem mal.
24. iki satır yazı.
25. bir tek rakı.
26. iki duble rakı.
27. beş posta … vs.
28. alabildiğince un.
29. kasıktan dize kadar….
30. Türk’ün kendisi ölçü birimidir: Türk kadar kuvvetli, bir Türk dünyaya bedel
31. kavgaya giderken ‘bir kamyon adam’ toplanır, sayı belirtmek icin uygun bir
sıfattır.
32. çok uzakta: taa anasının ..minda
33. iki bıyık bükümü sağa
34. üç evlek ileri
35. bir zaman ölçüsü olarak sigara:
- hadi ne zaman gidiyoruz?
- sigaram bitince gideriz.
36. bir fiske tuz,
37. göz alabildiğine geniş…